• bu sabah itibariyle dinlemeye başladığım podcast. sözlükteki yazılarını ara ara okuduğum birisinin twitter'daki zincirlerini merakla takip etmeye başladım ama podcast yazılarından daha keyifli olmuş. çok akıcı gidiyor. sıkıcı olabilecek o kadar konuyu, yormadan, araya goy goy sokarak anlatabiliyor.

    40.000 takipçisi olduğunu ama 1.000 podcast dinleyicisinin olduğundan dem vurmuş. kanser gibi yayalım bu kültürü diye eklemiş, haklı. adam bişi anlatıyor, dinleyin ulan develer!
  • sözlük ve internet yazıları dışında spotify podcastleri ayrı tat veren immanuel tolstoyevski şeysi.
  • bir süredir buraları boşladım ama arkadaşların da yazdığı gibi, eylemlerimiz devam ediyor: bir podcast yaptık.

    yaptık derken yaptım, tek tabanca. acayip zevkliymiş. ilk bölümler deneme niyetineydi (kafama tavan düşmesi) ama sanırım ortak ahlak bölümüyle birlikte oturdu iş. ses kalitesi de artık iyi.

    ama zahmetli işmiş podcast. yani benim baktığım türkçe podcastlerin çoğunu oluşturan "oturup 2 saat muhabbet edip, olduğu gibi yükleyelim" yaklaşımı kolay ama benimkisi konsantre entellik olsun dedim. o yüzden basit bir 30 dk'lık bölüm bile, araştırmasıydı, notları düzenlemesiydi, saatler süren editingi idi, timestampleri derlemekti derken, en az 2 günlük iş ediyor.

    yine de türkçe podcast standartlarına göre şimdiden popüler oldu, spotify'da çoğu zaman ilk beşte. beklediğimden kısa sürede gerçekleşti bu, demek ki millet açmış. zaten ne zamandır türkiye'de podcast kültürünün yayılmamış olmasından şikayet ediyordum, kaskafalı olduğum için kendim yapmak aklıma gelmemişti. keşke daha önce başlasaydım diye hayıflanıyorum şimdi. trafikte dinleyenler çok, onu tahmin etmiyordum mesela.

    ilk defa dinleyenlerden birçok yorum da geliyor, "ya ben seni kasıntı biri sanırdım vs, dinleyince fena değilmişsin aslında" diye. değilim tabii ya, şeker gibi adamım. o yüzden zamanında kıl olmuşsanız da bir şans verin bence.

    ***

    podcast takibi:

    apple | spotify | google play | google podcasts

    (her türlü programda "fularsız entellik" diye arayınca çıkar)

    youtube kanalı da var ama şimdilik sadece ses kaydı var. podcast programlarıyla uğraşmak istemeyenler için. yakında sunum işine de geçeriz

    başlangıç için şu 4. dalga serisini önereyim, toplam 5 bölüm. yorumlarınızı, eleştirilerinizi beklerim.

    araya iki de not sıkıştırayım:

    1) uzun makaleler blogda devam ediyor veya en basiti email listesine yazılın, ayağınıza gelsin içerikler. hepsi reklamsız. makaleleri buraya da copy/paste ediyorum vakit buldukça.

    2) her türlü sosyal medya var ama en çok twitter'da aktifim. zincirler fora.

    ***

    gelelim tanıma: fularsız entellik nedir?

    halk için halka rağmen entelliktir. türkçe internet'te az konuşulan konular hakkında haftalık podcastler ve -eskisine kıyasla daha rahat anlaşılan- uzun yazılar var. bilim, sanat, tarih, ekonomi, felsefe, kültür, gelecek, toplum, bilişsel psikoloj, yok yok. üstüme vazife olmayan her konuda ahkam kesiyorum. ama odak noktası "bilgi"den ziyade, eleştirel düşünce ve merak. https://fularsizentellik.com/about

    ***

    destek olmak isteyenler:

    podcast ile beraber bir patreon sayfası açtım. patron olun, ağababası olun, lord olun, leydi olun diye.

    değişik destek seviyeleri için bonus içerikler var. ama işin açıkçası, hiçbiri o desteğin karşılığı değil. zira tüm esaslı içerikleri hep halka açık tutacağım. öyle "bölümlerin/yazıların yarısı destekçilere özel" gibi bir durum yok.

    yani benden bir hizmet satın almıyorsunuz, sadece teşekkür ediyorsunuz, ben de durduk yere gaza geliyorum, daha fazla bu işe sarılıyorum, 5 saat boyunca bilgisayar başında durmama rağmen hatun bana kızmıyor, babama gösterince de "ulan biz seni mühendis ol diye büyüttük, yediğin haltlara bak, dünya nerelere gidiyor" yorumlarını dinliyorum (ama içten içe gurur duyuyor gibi). sistemin işleyişi özetle budur.

    vasatlığa ve gösteriş amaçlı entelliğe karşı kendi çapımızda mücadeleye devam.
  • podcast alemine girer girmez ilk üçü zorlayan şukela şey. adamı zorla entel yapıyor. allahtan fularsız valla. zira bi fular olmuş bilmemkaç milyon. ona vereceğim paraya dürüm yerim.
  • uzun zamandır kendisinin sıkı takipçisiyim. bütün yazılarını okuyorum. bazen anlamadıklarım olsa da anlamak için kendimi zorlamayı seviyorum.
    ne demişler bilim mars'ta olsa gidip bul. immanuel tolstoyevski benim için bilgiyi ayağımıza kadar getiren adamdır (üşenmeyip mail de atıyor sağ olsun:)) e daha ne olsun...
    karşılığında tek yapabildiğim çevremdeki insanlara reklamını yapmak ve teşekkür etmek.

    t: immanuel tolstoyevski'nin sosyal medya yayınlarının adı.
  • geçen hafta tesadüfen keşfettiğim ve netflix dizisi gibi bütün bölümlerini pes peşe tükettiğim podcast.

    boşluğa düştüm ardından resmen. beyin açmış baya bilgiyi bulunca lüpletti hepsini daha da istiyor... eee sonra moduna girdim.

    normalde böyle şeyler bulduğumda hemen sevdiğim insanlara paylaşırım. bu sefer bildiğin kıskandım ve kendime saklıyorum resmen. acayip duygular yarattı bende ilginç bir şekilde. biraz zaman geçsin hazmedeyim, ortamlarda kullanayim da sonra belki başkalarına da söylerim dedim direk. ilginç...

    net, sıkmadan, sürükleyici bir temposu var içeriğin. mutlaka faydalanılması ve tekrar tekrar dinlenmesi gerek.
  • karşılaşmaktan son derece memnun olduğum, önce podcast, sonra yazılarına derinlemesine daldığım über kişi. benim için yeni konular olmasa da yaklaşımı, araştırma dürtümü inanılmaz tetikledi. bu kadar geç farkettiğim için ise üzülüyorum.
  • immanuel tolstoyevski'nin istanbul trafiğini bir nebze çekilebilir kılan icadı. her sabah bir podcast açıp bazen ufkumu genişletiyorum, bazen de kahkaha atarken buluyorum kendimi. ortak ahlak podcast'inde farelerin david hume okumamış olmasına değinmek ve cinsiyetçi lavuklara giydirmek suretiyle yarmıştır.

    yalnız babacım mevzuları 20 dakikanın altında tutmaya çalışırsan daha iyi olur. çünkü bazen yol bittikten sonra konu yarım kalıyor, hoş olmuyor. biz de insanız.
  • ses tonu ve temposu hoşuma giden podcast yayıncısı. istanbul trafiğinde çerez gibi gidiyor.

    edit: bu suriye konusundan sonra öyle konulara girdiler ki... o kısım daha fazla hoşuma gitti.
hesabın var mı? giriş yap